İstiklalin sonundaki Panigia kilisesinin girişine sığınmış, sıcak samimi bir cafe. J’adore Chocolatier manasının tapıyorum çikolataya olması kesinlikle mekanı tanımlıyor. Çikolata cennetinde kaybolmak için uygun bir mekan. Küçüçük bir mekan alt katta binbir türlü kalıp ve işlenmiş çikolata çeşidinin satıldığı bir dükkan ve küçük bir mutfaktan oluşuyor. Bu mekan çikolata seven bir insan olarak beni çok etkiledi. Hatta çıkarken ne zaman tekrar geliyoruz diye eşimle konuştuk. Cafesi üst katta bulunuyor ve daracık bir tahta bir merdivenden çıkılıyor. Biz gittiğimizde dışarıda sıra vardı ve insanlar atmaca gibi yer boşalacak diye bekliyorlardı. Bu lezzetler için kesinlikle beklenir. Çalışanları çok kibar. Üst katta cafe kısmına çıktığımızda 7 küçük şirin masadan oluştuğunu görüyorsunuz ve şaşırıyorsunuz. Fransızca müzikler çok iyi seçilmiş. Bizim bulunduğumuz sürece inanılmaz bir sirkilasyon gözlemledim. Cafe hiç boş kalmadı. Menüyü açtığımızda yıllar önceki orjinal tariflerine sadık bir çok tarif gördük. Her zaman olduğu gibi ilk tercihim çikolotalı pasta oldu. Eşim cheesecakes çikolatalı istedi. Önümüze gelen şaheserler görüntü olarak mutteşemdi. İlk çatalı aldığımda kendimden geçtiğimi itiraf edeyim. Bu kadar beğenerek yediğim başka bir pasta hatırlamıyorum. Eşimin pastasından da tadınca aynı etkiyle karşılaştım. Çevremizdekilere baktığımda herkes Oh la la Beatrice yiyordu bayağı merak etmeme rağmen bir pasta dilimi yettiği için bir dahaki sefere dedim ama içeriğini öğrenince yemedim diye hayıflandım. Özel J’adore tarifli çikolatalı pandispanya çikolata sosu çilek ve muzlu, İtalyan krem şanti le sunulan enfes tat. En kısa zamanda tekrar gidiceğim. Bence bu cafe muhakkak gidilmesi gereken mekan listesine eklenmeli. Kesinlikle müdavimi olacaksınız. Burayı ziyaret ve tavsiye eden arkadaşlarımız tekrar tekrar geldiklerini özellikle belirttiler. Ayrıca hemen
yan komşuları yada yan kuruluşları La Fontana
Pizza isimli mekanda da J’adore hizmetini alabiliyorsunuz.
Yorumlar
Yorum Gönder