Dan Brown, James Bond'a Karşı Saffet Emre Tonguç


  Fatih Belediyesi'nin desteği ve Medyaevi İletişimin koordinasyonunda Dan Brown, James Bond'a Karşı gezimizde Saffet Emre Tonguç'la Nar lokantasında buluşup harika bir kahvaltı ettik. Kahvaltıda sonra İlk durağımız olan Ayasofya'ya aracımızla haraket ettik. Ve Saffet Emre Tonguç'un anlatımları başladı. Sultan Ahmet Meydanı nın Roma döneminde hipodrom olarak kullanıldığı, Ayasof'ya'nın yapımına kadar olan süreç bir derya olarak önümüze serildi. Tarih sizin hayal gücünüzle birleşince inanılmaz bir zevk veriyor. En son bu kadar zevkli bir tarih sohbetini  İlber Ortaylı hocamla yapmıştım. Bazı insanların anlatımları ile tarihte yolculuk yaptırma gücüne Saffet Emre Tonguç'ta şahit oldum. Tarihi yarım adada nereye dokunursanız dokunun ayrı bir hikaye fışkırıyor. Daha önce belki binlerce kez önünden geçtiğimiz eserler Saffet Emre Tonguç'la ayrı bir anlam kazandı. Mesela Sultan Ahmet Meydanında Sultan Ahmet Camii bahçesinde Doğu Roma İmparatorluğu döneminden kalan hipodrumda oturma taşı olarak kullanılmış bir eser olduğunu biliyormuydunuz. Ayrıca Hipodrom’da Sultan I. Ahmed türbesinin tam karşısında bir çeşme var. Osmanlı-Alman dostluğunun bir göstergesi olarak 1898’de inşa edilmiş. Biz onu Alman çeşmesi olarak biliyoruz. Çeşmenin vermesinin asıl sebebi Arkeoloji Müzesi’nde olan İskender Lahdi’ni almakmış. Lahti bugünkü Lübnan’da yaptığı bir kazı sonucu İstanbul’a getiren Osman Hamdi Bey sultana “Ancak ölümü çiğneyerek verebilirsiniz” demiş.  Grubumuzla Ayasofya'ya girişimiz biraz zahmetli olsada gezimize devam ettik. Ayasofya' nın inşası sırasında yüz usta ve on bin işçinin çalıştığını. Ayasofya'nın inanılması güç denebilecek kadar kısa bir sürede 5 yıl, 10 ay, 24 gün sonra bitirilerek 27 Aralık 537'de görkemli bir törenle ibadete açıldığını bilgi dağarcığımıza yerleştirdik. Ayasofya'nın Osmanlıya geçtikten sonra yaşadığı sürece kadar harika bilgiler edindik.  













 Dünyanın başlangıç noktası. Milion Taşı tam Yerebatan Sarnıcı’nın yanında bulunuyor. Tüm antik Roma yollarının başlangıç noktası sayılan bu mermer taşın işlevi, o dönemin şehirlerinin İstanbul’a olan uzaklığını ölçmek için sıfır noktasını göstermekmiş.




 

İçerisinde 336 sütun bulunan Yere Batan Sarnıcı'nda bulunan sütünlar zamanında yeniden yapma maliyeti çok yüsek olduğu ve sular altında kalacağı için çeşitli yapılardan ve tapınaklardan getirilen sütunlardan oluşmuştur. Sütunların arası 5 metre yüksekliği ise 9 metredir. Sualar çekildikten sonra sütünların arasında bulunan Medusa başı motiflerinin sırrına ve nereden geldiklerine dair bir bilgi bulunamamıştır. Ayrıca Rusya’dan Sevgilerle’ isimli James Bond filminde Yerebatan Sarnıcı, Rusya Konsolosluğu’nun altındaki dehliz olarak kullanılıyordu.


Dürümcü Mustafa gezimizin ilk lezzet durağı olarak büyük beğeni kazandı.



Dönerci Şahin Usta ikinci lezzet durağımız olarak yerini aldı. Defalarca tadmaya doyamayacağım bir lezzeti yakaladıkları için teşekkür ederim. Ayrıca burayı tanımamı sağladığı için Saffet Emre Tonguc'a teşekkürler. Bir Parantez daha Cnn Türk'ün kurduğu bir jüri bu mekanı Türkiyenin en iyi 10 dönercisi arasına koydu. 

Ve Kapalı Çarşı gezimiz başladı.





Kapalı Çarşı da nerede ne alınır, hangi dükkandan sonraki dükkanlar daha değerli gibi genel kültür bilgilerden sonra üçüncü lezzet durağımıza yanaştık.
 




Burç Kebap lahmacun ve kuzu şişiyle harika bir tercih. Kesinlikle gurme lezzetler için tercih edilesi bir mekan. Özellikle belirtmem lazım lahmacunu incecik çıtır çıtır. Yakında bulunan bir han da yapılarak getiriliyor. Kesinlikle çok başarılı.


Bu harika gezi için Saffet Emre Tonguç'a, Fatih Belediyesine ve Medyaevi İletişime teşekkür ederim.  
 
Ayrıca paylaşmak istediğim ayrı bir habere rastladım sanırım haberi okuyunca sizinde ilginizi çekecek.


 Daha önce Argo, James Bond ‘Skyfall’, Taken 2, Two Faces of January, The Water Diviner gibi dev hollywood yapımlarına ev sahipliği yapan Tarihi Yarımada Fatih, Mayıs ayında “Da Vinci’nin Şifresi” romanıyla tüm dünyada büyük bir şöhrete kavuşan Amerikalı yazar Dan Brown’ın son kitabı Cehennem’den (Inferno) uyarlanan filmin çekimlerine ev sahipliği yapacak. Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, çekimler başlamadan önce mekânlarla ilgili bilgi aldı ve ekibe destek olma sözü verdi. Konuyla ilgili bilgi veren Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir “Fatih zaten doğal bir film platosu. Biz de tarihi dokuya yönelik yaptığımız çalışmalarla bu zenginliğin ayakta kalması için çalışıyoruz” dedi. Ülkemizin tanıtımına katkıda bulunacağını düşündükleri bu projeleri desteklediklerini belirten Demir, film ekiplerinin özellikle Tarihi Yarımada Fatih’i tercih ettiklerini söyleyerek, ülkemizin doğru tanıtımı ve sahip olduğumuz değerlerin tüm dünyaya gösterilmesi için ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını vurguladı.

Yorumlar

  1. Umut ediyorum ki Saffet Emre Tonguç'la bir gün ben de İstanbul'u gezeyim. İstanbul, enterasan bir şehir. Her ne kadar modernite diyerek silüeti boğulsa da aradan göz süzerek sizi şaşırtıyor. Keyifli olmuş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım yollarınız kesişir de benim tarihten aldigim zevki alırsınız.

      Sil

Yorum Gönder